En değerli varlık.... Geleceğimiz..... Saçının kılına yel değse içimizi sızlatan en uç noktamız. Evet Çocuklarımız...
Çocuk insan nesline bahşedilmiş yegane unsur olmakla beraber, en önemli sorumluluk olmasının yanında en büyük vebal niteliğindedir. Hayat yolunda Mimar rolünü üstlenen ebeveyn ise; aile dediğimiz en önemli oluşumun temelini kuran ,yuvayı yapan ,iki önemli kolonlarıdır. Çocuk bu oluşumun sağlamlığını yegane kılan harç görevi görmektedir. Bilidiği üzere eğitim ailede başlar, okulda gelişir ve işhayatında çatırdamalara sebebiyet gösterir. Aile konumunda en aldığı eğitim ile yola başlayacak ve haytını ikame edecektir.
Okul yılları ile beraber sınıfça çocuklarımız eğitilme evresine gireceklerdir. Yani sınıftaki öğrenci sayısı kadar aileden alınan eğitimler çocuğumuzun gelişmesine ve yeni olgular öğrenmesine sebebiyet gösterecektir. Eğitim hayatı boyunca olgunlaşıp meyveye dönüşmesi, anne babadaki cevherin birer yansımasının yanı sıra diğer ailelerin de kendi çocuklarına öğretikleri veya diğer cocuklarında gözlemlerindende elde ettikleri huylardan etkilenecektir.
Günümüzde Sosyal Medya artık çocuklarımızın cebinde ve ellerinde. Medyanın yaşamları tamaman etkilediği günümüzde,çocuğun olgunlaşması,tadı,rengi,kokusu,aile değil de Sosyal Medya etkisine maruz kalarak gerçekleşmektedir.
Bir Çocuk Gelişim Uzmanı ve yıllarını eğitime adamış bir öğretmen olarak Sosyal Medyanın çocuk yaşamına bir güzellik,bir muhteşemlik katamadığına inananlardanım.Çünkü Sosyal Medyanın insana kattığı kolaylıklar,avantajlar çocuklarımız üzerinde olumsuz etkilere sebebiyet göstermektedir. Sosyal Medya aile örf ve adetleri ile yetişmiş çocuklar yerine özünü kaybetmiş veya kaybetmeye meyilli olan, çocuklarımızı özünden koparan, varlığına bile namlu uzatan bir takım tehlikeli durumlar doldurmuş durumdadır.
İşte bu durumlar sözkonusuykan çocuk; ailede,okulda,toplumda dışlanan,eleştirilen,duygusuzmuşçasına itham edilen bir varlık haline gelmiştir.Öyle ki; Sosyal Medya başında gecesi gündüzüne karışan en önemli sorumlular olan ebeveyn, öğretmen, aile büyükleri bile başaramadığı görevin farkında olmadan, çocuğu eleştirmektedir. Eskiden olan güzel değerlerin yerini Sosyal Medya almış bulunmaktadır.
Günümüzde bir çok ebeveynde aynı sorun ile karşı karşıyadır. Günün yarım saatini bile nitelikli bir şekilde geçiremeyen, çocuğunu koklamadan,oynamadan, ve dertleri ile ilgilenmeden gençlik aşamasına uğurlamaktadır. Uğurlarken de " ne olacak bu çocuklar" ,"ne olacak bu gençliğin hali" demekten de alıkoymuyorlar kendilerini.
Oysa ki daha anne karnına bahşedildiği anda insan nesline yadigar kalacak ve neslin devamlılığını sağlayacak diye emanet edilmemiş miydi? Anne ol ,baba ol,dede,nine ol ,yarına ümit ol ,yeşersin dalların denmemiş miydi? Resulullah (s.a.v) bir günkonuşmaları esnasında: "Allah'ın rahmeti, çocuklarının iyi işler yapmasına yardımcı olan anne ve babanın üzerine olsun!" şeklinde buyurmamışlarmıydı.
Şimdi kalkıp eleştirdiğin o çocuk,beğenemediğin o genç , senin ellerinden kaydırdığın parlak bir yıldız halini almış durumda. Sosyal Medyada kendini kaybetmişken sen sevgili ailem, yada aile olarak geçinene ebeveynler; insanlığa sunabileceğin ,en muhteşem varlığını farkedemeden ,tanıyamadan ailesizliğin girdabına ellerinle bıraktın. Yine bir hadis-i Şerifi sislerle paylaşmadan gütmeye gönlüm el vermeyecek "Üç kişiden sorumluluk kaldırılmıştır: Uyanıncaya kadar uyuyandan, iyileşene kadar aklını kaybedenden ve büyüyünceye kadar çocuktan."
Şimdi soruyorum "ne olacak bu çocukların hali"...
Yorum Yazın